Coğrafya Kader mi? Dünyanın Son 200 Yıllık Ekonomik Büyüme Yolculuğu Işığında Bir Bakış
Sanayi Devrimi sonrası ortaya çıkan kalıcı ekonomik büyüme uzun insanlık tarihine kıyasla çok yeni bir süreç. Bu süreçte hemen hemen bütün ülkeler 200 yıl önceki durumlarıyla kıyaslanamayacak kadar zenginleşse de, ülkelerin büyüme performanslarının bölgeler arasında büyük farklılıklar göstermesi dünyada bugün yaşadığımız pek çok soruna da zemin hazırladı. Vardığımız noktada en zengin ülkelerdeki kişi başı gelir en yoksul ülkelerdekinin neredeyse 30 katı seviyesinde. Bu farklılıkların kökenleri yakın geçmişten ziyade, bölgeler arası makasların açılmaya başladığı bu 200 yıllık geçmişe ve öncesine uzanıyor. Bu çerçevede akla gelen önemli bir soru coğrafyanın kader olup olmadığı. Bu söyleşi toplumların kurumsal, kültürel ve demografik geçmişinin bugünkü ekonomik refahı üzerinde ne kadar belirleyici olduğu sorusuna cevap ararken Anadolu’daki Rum ve Ermeni nüfusun tarihsel mirasının Türkiye’deki bölgesel kalkınmayı nasıl etkilediğine dair ilginç araştırma bulgularına da atıf yapıyor.
Söyleşinin tamamına ulaşmak için buraya tıklayınız.